Türk Dil Kurumu mizahı, "gülmece" olarak tanımlar. İnsanları güldüren, tebessüm ettiren ve mutluluk hormonlarının tavan yaptığı bir oluşumdur mizah... Mizahı, kuru ve anlamsız bir gülme olarak ele almak hatalı olur. Mizahta bir espri vardır, incelik vardır, nükte vardır; insanların duygularını harekete geçirir, sürprizler sunar, düşünmelerini sağlar. Mizahın tarifini yapmaya çalışan bir teoriye göre, mizah kendi içinde bir sürpriz unsuru içermelidir; bir sonraki cümlede ne olacağını bildiğimizi sandığımız halde esprinin kendisi bizi başka bir noktaya götürmelidir. Sonra da vardığımız bu yeni noktayı önceden tahmin ettiğimiz noktayla karşılaştırarak yeni bir perspektif elde ederiz. Mizahın beynimizde algılanma şekli aşağı yukarı böyledir.
Gülme ve mizah konusunda da uzun süreden beri mizah- beyin etkileşimini araştıran çalışmalar mevcut... Acaba insan beyninde mizahın kontrol edildiği bir merkez, bir mizah noktası var mı? Bilim adamları uzunca yıllar buna bir yanıt bulma çabası içerisinde çalışmaktalar...
Uzmanlar, mizahın ve gülmenin beynimizde, üç alanda etkili olarak ortaya çıkabileceğinden bahsediyorlar. Bunlar: