Biz size cennetten bir köşemiz olan yeryüzünü sizin için dizayn ettik. Fakat siz kendi hırs ve şehvetleriniz için onu mahvettiniz. Dünya adını verdiğiniz gezegeni mahvetmekle beraber kendinizi de, mahv ve perişan ettiniz. Bunu siz kendiniz istediniz, böyle yönetilmeyi de, siz kendiniz istediniz. Biz de, sizin başınıza hakkedildiğiniz gibi yönetecek yöneticiler gönderdik. Bunu siz istediniz, biz asla müdahale etmedik. Kimseyi suçlamaya hakkınız yok. Hep çıkara yöneldiniz, sudan sebeple savaş çıkarıp birbirinizi katlettiniz. Yaratılmış olduğunuz toprağın toprak ana olduğunu unuttunuz, onun da kanı olan petrol dediğiniz damarınıda kuruttunuz, yaratıcıya yapılan secdenin toprak üzerinde yapıldığını unuttunuz. Siz kendinizi unuttunuz, yaratıcıyı unuttunuz.
Fakat yaradan sizi unutmadı. Her şey zaman kavramı kuramında idi, bu zaman geldiğinde, bu mekan kurulduğunda, işte o zaman şunu diyeceksiniz. Eyvah! Fakat bu söz o zaman geçersiz olacaktır. Siz vermeyi unuttunuz hep almayı kendinize şiar edindiniz. Felekten neşe almaya gittiniz, yanlışlıkla dertleri (ç)aldınız. Onu da beceremediniz. Siz insanoğlu tek yaptığınız bir şey var o da kendi türünüzü katletmek, onu da ahlak dışı bir şekilde yapıyorsunuz. Bu kitabımızda hemen hemen her konuya biraz biraz değindik. Aslında değindiğimiz her konu başlı başına bir kitap olacak niteliktedir. Dünya dediğimiz bu yeryüzünün tarihini ne kadar biliyoruz, bildiğimiz kadarının bir o kadar fazlasını da bilmiyoruz. Kayıp medeniyetlerin yok olan kıtaların ve oralardaki milletlerin yaşam ve hayat tarzlarını bilseydiniz bugün modern bir hayat yaşıyoruz dediğiniz hayatın aslında ilkel bir hayat yaşamından daha aşağı olduğunu göreceksiniz.
2000 yılından sonra artık her şey değişecek. Geçmişten bugüne tüm öğrendiğiniz bilgileri unutun. Zaman olduğu gibi değişti, bugün de öğrendikleriniz ve bildikleriniz, geçmişte bildikleriniz ve öğrendikleriniz tamamiyle zıt olacak hatta eklektik bir bağ bile kuramayacaksınız.
II. Milenyum yani 2000 yılı itibariyle aslında Şeytan'ın yılına girilmişti, bir bakıma Enigmatik Çağ'dı bu. Bu çağa Uzay Çağı, Altın Çağ ve Yeni Çağ da denildi. Fakat gerçek hiçbir zaman söylenmedi. Yeryüzüne gelen en son din bile kitabıyla birlikte değiştirilmeye gidiliyor. Emperyalist Batı Dünyası İslam'ın tüm kutsallarına el ve dil uzatmaya geçmişte olduğu gibi bugün de uğraşmaya devam etmektedir.
ABD gizli servisi CIA, yeni Kur'an-ı Kerim yazıp basarken adına "Gerçek Furkan" adını vermektedir ve bu kitabın içinden iki sure ile bir örnek vermek gerekirse ki, akıllara ziyandır" Kadın Suresi" ve "Zina Suresi" bu kitap binlerce basıldı henüz dağıtımı yapılmadı. Diğer taraftan İngiliz istihbarat servisi M16'da Mevlana'nın Mesnevi'sini yeni versiyonla basıp çoğalttı. Bugün tüm M16 ajanlarının dilinde Mesnevi dolaşmaktadır. Mesnevi'yi öyle bir tahrif ve tahrip ettiler ki, adeta bir Kama-Sutra'ya dönüştürdüler. Buna karşın İslam'ın önde gelen otoritelerinin nedense hiç sesi çıkmamaktadır. İslam'ın içinden Şii mezhebini söküp atmak için yoğun bir uğraş veren batı bunun yerine Müslüman aleminde hiç de kabul görmeyen bozuk mezhep olarak algılanan Vahhabiliğin ön plana çıkarılıp, batının yeni icat ettiği Evanjelizm dini'nin de mezhebi olacak tüm bunlara karşın Araplar yine sırtlarını İsrail'e dayadılar. Müslümanlar birbirlerini kırarken, batı timsah gözyaşları dökmekte İslam alemi ise hala bunlara müttefikimiz demekte bir kusur görmüyorlar.
Batı'nın dayattığı Hümanizm'i kendilerine düstur edinen sözde akıllı liderler bilseler ki, Hümanizm'in insanı Tanrı'nın yerine koymak olduğunu bilselerdi ne olurdu acaba liderler hep kendilerini realist ve rasyonel olduklarını söylerler ve fakat hep savaş yanlısıdırlar. Savaş yanlısı olanlar...