Sign up to save your library
With an OverDrive account, you can save your favorite libraries for at-a-glance information about availability. Find out more about OverDrive accounts.
Find this title in Libby, the library reading app by OverDrive.

Search for a digital library with this title
Title found at these libraries:
Library Name | Distance |
---|---|
Loading... |
Darbe teşebbüsü hukuksal anlamda ne tek fiil ne matuf fiil ve ne de bir araç suçtur. Darbe teşebbüsü, esasen hükümeti devirmeye çalışmaktır. Yani, TCK'nın 312. maddesinde (veya 309) düzenlenen suçun dış dünyaya yansımış hali olan bir amaç suçtur. Tüm amaç suçlar gibi bu suçun oluşması için de neticenin gerçekleşmesi gerekmez. Zaten netice gerçekleştiğinde failleri cezalandırma imkânı da kalmaz.
Yine, tüm amaç suçlar gibi darbe teşebbüsünü oluşturan hareketler de elverişli icra başlangıcı niteliğindeki fiiller olup bu fiiller, matuf fiil olarak adlandırılan insan hayatına yönelik vahim nitelikteki bir araç suçtur. Yani, 15 Temmuz günü matuf fiil niteliğindeki bir araç suça (kasten öldürme, yaralama, hürriyeti tahdit vs.) iştirak eden fail TCK'nın 309. maddesinden (ve araç suçtan) cezalandırılır. Matuf fiile katılmayan, fakat amaç suçun (darbenin) gerçekleşmesi için faaliyetlerde bulunan, katkı sağlayan, vahim olmayan araç suçlara iştirak eden (askeri araçları tahrip eden, görevi kötüye kullanan veya ihmal eden vs.) ya da suç oluşturmayan hareketlerle darbeye katılan (darbe bildirisini okumak vs.) kişiler de TCK'nın 314. maddesinden (ve araç suçtan) cezalandırılır.
Amaç suç, araç suç ve matuf fiile ilişkin prensipler bunlardır. Örgütün adının PKK, Hizbullah, DHKP/C olmasının, amaç suçun; Anayasayı ihlal, devletin birliğini bozma veya hükümeti devirme (darbe) olarak adlandırılmasının ya da matuf fiillerin otuz yıla yayılması yerine eş zamanlı olarak bir geceye toplanmasının farkı yoktur. Zira amaç suçtan cezalandırılabilmenin tek şartı matuf fiile katılmaktır.
...
İşte günümüzdeki "15 Temmuz" yargılamalarıyla milyonlarca insan soruşturmadan geçirilirken bu ayırımlara dikkat edilmemişti. Sahasında uzman yazar, TCK 309.m bağlamında bu sorunu ele alarak kanunlar ve içtihatlarla meseleyi açıklığa kavuşturuyor.
Sahasında nadide bir çalışma olan bu kitap, günümüz siyasi yargılamalarında hem sanık sandalyesinde oturanlar hem de yargı kürsüsünde oturanlar için bir başvuru kitabı olacaktır.