
Sign up to save your library
With an OverDrive account, you can save your favorite libraries for at-a-glance information about availability. Find out more about OverDrive accounts.
Find this title in Libby, the library reading app by OverDrive.

Search for a digital library with this title
Title found at these libraries:
Library Name | Distance |
---|---|
Loading... |
"Maşatlığa Kırlayan Kızan"da, şöhret olma uğruna birbirine benzer şeylerin yazıldığı ikiyüzlü edebiyat dünyasının aksine, son derece naif, kendi olabilen, içten öyküleriyle öne çıkıyor. Çünkü yazar bunu çok çekici bir anlatım yoluyla yapıyor. Kitabı oluşturan öykülerin ikisi hariç hemen hepsi bir çocuğun gözünden aktarılıyor. Üstelik yaşanan bölgenin ağız özellikleriyle... Bu bölge yazarın çocukluğunun geçtiği Trakya'nın bir köyü... Başta aile çevresi olmak üzere komşular, esnaf ve yakın çevrenin konuşmaları öykülere bambaşka bir tat veren Trakya ağzı ile aktarılıyor. Öykülerin tamamının bir çocuğun bakış açısından verildiği sanılmasın. Yazar, öykülerin girişlerinde bir belgesel tadında bir peyzaj sunduktan sonra geçiyor öykünün ana konusuna... Bu geçişten sonra kişiler, kendi ağız özellikleriyle konuşturuluyor. Kişileri kendi ağız özellikleriyle konuşturabilmek herkesin başarabileceği bir şey değildir. Ne zaman anlatıcı-yazar devreye girecek, ne zaman kişiler konuşturulacak bu dengenin çok iyi sağlanması gereklidir. İlk kitabı olmasına karşın Haluk Ecevit, bu dengeyi çok iyi sağlamış... Bunda en büyük etkenin bol bol okuması olduğunu tahmin etmek hiç de zor olmasa gerek.
Neler var bu öykülerde? Neler yok ki? Trakya nüfusunun bir anda artmasına neden olan 93 Harbi sonrası yaşanan göç, Galiçya, Çanakkale Cepheleri, işgâl ve kıtlık yılları... Cumhuriyet'in kuruluşundan sonra ülkenin bayındır bir hâle gelişiyle ilgili, gücünü yaşantıdan alan Köy Enstitüleri'nden Kepirtepe Öğretmen Okulu'na uzanan öğretmenlik öyküleri... Bu acı ve heyecan dolu yıllara eşlik eden yaşanmış muhacirlikler, aşklar, dayanışmalar ve bugün artık unutulmaya yüz tutmuş vefa örnekleri Trakya'da yaşanan av, demir, kurşun döktürme, güreş gibi Türk kültürüne ilişkin motiflerle işleniyor bu öykülerde...
Çocukluk üzerine yazdığım bir kitapta şu tanıma da yer vermiştim: "Çocukluk, betonlardaki çakıl taşlarıdır." Haluk Ecevit, belleğinde yer etmiş çocukluğuna ilişkin bu anı-öykülerde bu çakıl taşlarını bir bir yerinden söküyor. Bir yandan kişisel tarihçesini yazarken bir yandan da Trakya'nın yakın tarihine ışık tutuyor. Çocukluktaki ezikliklerden kaynaklanan anılar, kuzine soba önünde anlatılan Tüm Tüm Kuzulu, Tarangagulu Trakya masallarıyla bezeli bu öykülere dönüşürken bir yandan okuyucuyu hüzünlendiriyor diğer yandan hafızayı canlandırarak insanı yazmaya özendiriyor.
Haluk Ecevit'i kutluyor ve bu içten kaleminden böylesi yeni öyküler bekliyoruz.
Prof. Dr. Rahim Tarım