Fitne Yıllarında İstikamet

ebook

By Numan Yiğit

cover image of Fitne Yıllarında İstikamet

Sign up to save your library

With an OverDrive account, you can save your favorite libraries for at-a-glance information about availability. Find out more about OverDrive accounts.

   Not today

Find this title in Libby, the library reading app by OverDrive.

Download Libby on the App Store Download Libby on Google Play

Search for a digital library with this title

Title found at these libraries:

Library Name Distance
Loading...

Hiç şüphesiz Türkiye yakın tarihinin en önemli iki olayı vardır. Bunlardan birincisi Hizmet Hareketi, ikincisi de 15 Temmuz 2016 sözde darbe senaryosudur. Hizmet Hareketi Anadolu insanının yıllardan beri özlemini duyduğu 'Altın Nesil'i yetiştiren insanları temsil eder.

Herkesin takdirle karşılayacağı böyle bir neslin var olduğunu/yetiştirildiğini en küçüğünden en büyüğüne kadar bütün devlet yetkilileri, basın ve sanat camiası, aydınlar, akademisyenler ve anne babalar bu insanları gördü, tanıştı, pek çoğu bir vesile ile onlarla aynı mekânı, aynı zamanı paylaştı. Bu nesil ekseriyet itibariyle -şimdiki düşmanlarının da ikrarı ile- çalışkan, zeki, akıllı, yetenekli, iş bilen ve kendi alanında başarılı, ülke ve insanı için gece gündüz fedakârca çalışan insanlardan oluşuyordu. Anadolu insanı yıllar sonra kendine ve değerlerine saygılı hatta o değerleri özümsemiş bir nesille tanıştı.

Bu neslin camia olarak hiçbir zaman siyaset, iktidar olmak gibi bir hedefi olmadı. Hayatın akışı içinde Hizmet müesseselerinde eğitim almış bu nesil kanuni vatandaşlık hakları gereği her devlet kurumunda bileklerinin hakkı ile imtihanları kazandı ve görevler aldılar.

Hizmet insanı hiçbir iddiası olmadan devlet kurumlarında, alt yapıda, görev aldıkları dönem Türkiye'nin batı tarafından dünya ülkelerine 'Modern, Müslüman ülke' olarak örnek gösterildiği bir dönemdi.

15 Temmuz 2016'dan sonra Hizmet insanları için tam bir fitne, imtihan yılları oldu. Sadece Hizmet insanları için değil, aynı zamanda ülke ve insanımız bilhassa Müslümanlar içinde fitneler zuhur etti , birbirleri arasında ciddi imtihanlar yaşandı. İnsanlar doğru ile yanlışı, hak ile batılı, iyi ile kötüyü karıştırdı, tefrik edemez hale geldiler. Bu açıdan bu döneme bir isim verilmesi gerekse o ismin 'Fitne Yılları' olması herhâlde isabetli bir tercih olurdu. Bir taraftan devlet bütün gücüyle Cemaate tosluyor, o toslama ile Cemaat bünyesinde sarsılmalar meydana geliyor , diğer taraftan da bin bir türlü yalan, iftira ve suçlamalarla Hizmet hareketinin itibarı yok edilmeye çalışılıyordu. Hocaefendi hayatta iken bütün bu itham, iftira ve suçlamalara, AKP ve devletin yaptığı yanlışlara kendi üslubunca cevap verdi. Bu da cemaate büyük bir kuvve-i maneviye oluşturuyordu.

Hocaefendi'nin bu gayretine yurt dışına çıkmış ne kadar gazeteci, yazar varsa onlar da kendi imkanları ile oluşturdukları sosyal medya kanallarında yaptıkları programlarla destek veriyorlardı. Böyle bir dönemde hem Hizmet'i müdafaa hem 15 Temmuz mağdur ve mazlumlarının sesini duyurma hem de AKP'nin yanlışlarını kamuoyuna izah etme adına,...

Fitne Yıllarında İstikamet