Sign up to save your library
With an OverDrive account, you can save your favorite libraries for at-a-glance information about availability. Find out more about OverDrive accounts.
Find this title in Libby, the library reading app by OverDrive.

Search for a digital library with this title
Title found at these libraries:
Library Name | Distance |
---|---|
Loading... |
HİZMET HAKKINDA YAZARKEN...
Güncel, politik konularda yazarken, konuşurken titiz değilim, fazla özenmiyorum. Nitekim imlaya, yazıma, telaffuza dair pek çok hatam oluyor. Sağolsun duyarlı okuyucularımız da uyarıyorlar. Ama Hareket'i konu alan makale yazarken çok titiz olmaya, kelimeleri seçmeye çalışıyorum. İfadeleri, cümleleri olabildiğince yumuşak, yanlış anlaşılmalara mahal vermeyecek şekilde kurmaya çabalıyorum, defalarca üzerinden geçiyorum. Nitekim her biri titizlikle yazılan yazıları kitap haline getirmem bile 6 ayımı aldı.
Yazarken, konuşurken ne dediğiniz kadar nasıl dediğiniz önemlidir. Bu sebeple birkaç noktaya azami dikkat ediyorum:
1. Ümitsizliğe sebep olmayacak tarzda ama hakkın hatırını âli tutarak, gerçekleri eğip bükmeden fakat okuyucunun hazım durumunu dikkate alarak yazıyorum.
2. Üsluba, edebe riayet etmeye çalışıyorum. Kimseye hakaret etmeden, kimseyle polemiğe girmeden, "üslubumuz namusumuzdur" ilkesiyle doğru bildiklerimi aktarıyorum.
3. Bir fitneye, ayrışmaya, kamplaşmaya neden olmadan, Hareket'in şeâirine saygısızlık etmeden, İslami esaslara ve evrensel değerlere bağlı kalarak, bazı konularda farkındalık oluşturmaya çalışıyorum.
Yazdıklarımda ve konuştuklarımda bağımsız olabilmek, etki altında kalmamak, vicdanımın sesine uygun davranabilmek için 15 Temmuz sonrası kendime birkaç prensip edindim ve bunlara riayet etmeye çalışıyorum.
Bu prensiplerden ilki: Kimseye muhtaç olmayacak şekilde maişetimi temin etmek ve ekonomik olarak bağımlı olmamak. Arkadaşlar sağ olsunlar her daim arka çıktılar "Sen dil öğrenmeye, akademik çalışma yapmaya bak! Maişet meselesini dert etme!" dediler. Ama söyleyecek sözlerim olduğunu düşündüğüm ve bunları söylemeyi, yazmayı insanımıza borç bildiğim için zor olanı seçtim. 50 yaşından sonra emek yoğun işlerde çalışmak başlarda ağır geldi ama alıştım. Eşim ve ben çalışıyoruz ve Allah'a şükür iaşemizi temin ediyoruz, muavenete bile katkıda bulunabiliyoruz.
İkinci prensibim: Hiyerarşik bir görev üstlenmemek. Ama arkadaşlara "Bana ne düşerse yaparım" dedim ve elimden geldiğince yapmaya çalışıyorum. Bu prensibin görev yapan arkadaşlarımı önemsizleştirmek gibi algılanması beni üzer. Aksine herkesin öndeki insanlara tosladığı böylesi zor zamanlarda, yük altına girmenin çok önemli ve gerekli olduğunu düşünüyorum. Büyük bürokratik yapıları tasvip etmesem, amatör ruhun korunmasını savunsam da profesyonellerden oluşan bir ekibin gerekliliğine inanıyorum. Bu prensibim, doğru bildiğim şeyleri dile getirirken etki ve baskı altında kalmamak için.
İnsanların değişime...